Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Atatürk’ten Venüs’e...

Aşağa gitmek

Atatürk’ten Venüs’e... Empty Atatürk’ten Venüs’e...

Mesaj tarafından YILDIRAN C.tesi Ekim 30, 2010 6:10 am


Atatürk’ten Venüs’e...

30 Ekim 2010

Paris Opera Genel Müdürü Serge Lifar “büyük” bir balet.
Şöyle diyor:
“Bir dansöz egzersizi bıraktığı zaman ölmüş demektir.
Çalışmadığım gün yoktur.
Bazı gün 10 saat çalışırım.
Şimdiye kadar yaptığım sıçramaları toplasanız Venüs ile Dünya arasına sığmaz.
Ömrümüz sıçramakla geçiyor.” (*)
Serge Lifar Atatürk’ün davetini anlatıyor:
1937’de Atatürk beni özel olarak Ankara’ya davet etti. Kendisinden çok zarif bir mektup aldım. Türkiye’de bir bale okulu açmam için beni Ankara’ya çağırıyordu.
Bu davet beni çok heyecanlandırdı.
Atatürk’ün yaptığı devrimleri dikkatle izliyordum. Her alanda, özellikle kültürde büyük devrimler yapılan bir ülkede çalışmayı çılgınca istiyordum.
Derhal kalemime sarılarak Ankara’ya bir mektup yazdım ve öneriyi mutlulukla kabul ettiğimi bildirdim.
Fakat ah ne yazık!
Atatürk hastalandı. Bir süre sonra da kendisini yitirdiğimizi öğrendim.‘
Cumhuriyet Bayramı sabahı Çankaya Köşkü’ndeki davete uçarken okuduğum bu satırları paylaşmak istedim.

1071 rakımlı tepe
Yazının başına dönelim...
Cumhurbaşkanı Köşkü’nün bulunduğu Çankaya 814 rakımlı tepe diye de anılır.
Aslı 1071 metre...
1071 rakımlı tepeye çıkana dek ve sonrasında toplamı Dünya-Venüs arasına sığmaz yüksekliklerde ne engelleri aştı Atatürk...
Venüs kadar uzak ve erişilmez hayalleri gerçeğe dönüştürdü. Daha Milli Mücadele’nin “makûs talih örtüsünü” kardelen çiçekleri gibi delerek yeni yeni uç verdiği ilk yıllarından bir kanıt yansıtayım:
Atatürk, uzun dönemli projelerini Mazhar Müfit Kansu’ya not ettirirdi.
Erzurum Kongresi’nin bittiği gece Mustafa Kemal, Mazhar Müfit’e şu satırları not ettirir...
“Tarih, 7-8 Temmuz 1919. Sabaha karşı.”
1- Zaferden sonra şekli hükümet, Cumhuriyet olacaktır.
2- Padişahla hanedan hakkında, zaman gelince, icap eden muamele yapılacaktır.
3- Tesettür kalkacaktır.
4- Fes kalkacak, medeni milletler gibi şapka giyilecektir.
5- Latin harfleri kabul edilecektir.
Kansu’nun elinden kalemi düşer. “Darılmayın ama paşam, sizin de hayalperest taraflarınız var. Cumhuriyet’in ilanına muvaffak olalım da o kadarı bile yeter” der.
Şafak sökmektedir, herkes odasına gider.
Aradan yıllar geçer. Cumhuriyet ilan edilir. Padişah ve hanedan gönderilir, halifelik ilga edilir, tesettür kalkar, fes kalkar... Ve Atatürk, Kastamonu’dan başında şapka ve yanındaki Diyanet İşleri Başkanı’nın da başında şapka, Ankara’ya döndüğünde, TBMM önünden geçerken makam otomobilini durdurur. Çünkü kapıda Mazhar Müfit Kansu’yu görmüştür. 1919’da ona “hayalperestsiniz paşam” demiş olan Kansu’ya seslenir:
“Azizim Mazhar Müfit Bey, kaçıncı maddedeyiz? Notlarına bakıyor musun?” (**)‘
Atatürk bunların hepsini yaptı ve orada da durmadı.
Kadın - erkek eşitliği.
Kadına seçme/seçilme hakkı ve diğer devrimlerle devam etti.

Vasıflı cesaret
Toplam yükseklikleri Dünya’dan Venüs’e sığmayacak engelleri aşarak hayallerini nasıl gerçeğe dönüştürebildi?
Cevabı, en yakın silah arkadaşı İnönü’de...
İsmet Paşa’ya soruyorlar:
“Atatürk’ü tek kelimeyle tanımlayabilir misiniz?”
İşte cevabı:
“Cesur...”
Elbette Atatürk ender zekâlardan biri...
Kültür birikimi müthiş... “Atatürk’ün okuduğu kitaplar” konulu master tezi, bu gerçeği ayrıntılarıyla ortaya koyuyor.
Deneyim zenginliği böyle bir donanımla harmanlanıyor...
Ama...
Liderin önde gelen özelliği “cesaret”tir.
Aslında İsmet Paşa’nın tanımı “vasıflı cesaret” olarak algılanmalı.
“Gözü kara” dedikleri “ham” cesaret değil ondaki...
Atatürk’ün kişiliğinde “vasıflı cesaret” psikolojik zeminde “özgüven”dir.
Kendi ışığını yayarak tüm ulusa “özgüven” kazandırmıştır.
........................


Güneri Cıvaoğlu
YILDIRAN
YILDIRAN
Aktif Üye
Aktif Üye

Mesaj Sayısı : 143
Kayıt tarihi : 07/03/10

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz